Sultan Ahmet Camii, İstanbul’un Fatih ilçesinde tarihi ve estetik dokusu ile turistlerin yoğun ilgisini gören bir Osmanlı mimarisidir. Yabancı ve yerli olmak üzere herkesin gelip buraya dolup taştığı mimari eser 1609 ila 1616 yıllarında yapımı sürmüş ve 7 yılda yapılmıştır. Dönemin bir çok ünlü mimarının çalıştığı Sultan Ahmet Camii, I. Ahmet tarafından büyük bir ihtiyatla yaptırıldığı için padişahın ismini almıştır.
Normalde eser yapılmadan önce Ayşe Sultan Sarayı bu arazi dönümünde bulunurken yerine Sultan Ahmet Camii yapılması için büyük bir mevla ödenerek saray satın alınıp yıkılmıştır. Yıkıldıktan sonra temelini kendisi atan Osmanlı padişahı I. Ahmet ve ekibi tarafından mükemmel bir dini eser hatta sanat eseri çıkartılmıştır.
Sultan Ahmet Camii Tarihi
Sadece büyüklüğü ve mimari tasarımı olarak değil, iç tasarımının renkli görüntüsü ile ön plana çıkan bir camiidir. Sultan Ahmet Camii, 7 yıl 5 ay 4 günde yapılmıştır. Yapıma ilk başlanırken I. Ahmet toprağa temelini atmadan önce Camii’ye o zaman gelenlerin diline destan olan bir dua etmiştir. Üstelik bu eserin yapımına karar verdiğinde daha 14 yaşındadır. Genç yaşında yüzyıllar boyunca dünyanın önemli eserlerinden birini kalıcı olarak bırakacağı kimsenin aklına gelmezdi. Ayşe sultan sarayını satmamak için padişaha diretmeyip 30.000 halis ayar altın karşılığında Sultan Ahmet Camii’nin yapımına izin verip sarayının yıkılmasına izin vermiştir. Camii 1616 yılında hizmete açılırken dönemin padişahı tarafından büyük bir kutlama yapılmıştır. Bu kutlamaya dönemin büyük alimleri, dini konuda meşhur olan herkes çağrılıp büyük bir yemek masası kurularak dualar ve namazlar eşliğinde açılmıştır. Açıldığı günden itibaren ihtişamlı tasarımından dolayı insanlar buraya Yeni Camii dedi fakat bir süre sonra Eminönü’de açılan bir diğer büyük Camii’den sonra dönemin padişahının bu camii’yi özenle yaptığını bilen halk padişahın ismini vererek Sultan Ahmet Camii adını koymuştur.
Sultan Ahmet Camii Özellikleri
Türkiye’de herkesçe bilinen ve ihtişamlı Camii eserleri arasında önemli bir yeri olan eserin 6 Kubbesi bulunmaktadır. Tek 6 kubbesi olan Camii olmasının yanı sıra, iç deseni insanlar tarafından dikkat çekiyor. İçine girip baktığınızda hayran kalacağınız tasarım İznik ve Eskişehir’den gelen 50 farklı lale deseninden oluşmaktadır. 20.000’den fazla çiniyi özenle çizip Camii’ye uygun hale getiren çiniciler günümüzde dahi görülmeyen eserleri burada sergilemişlerdir. Sultan Ahmet Camii’nin mimari tasarımı Osmanlı imparatorluğunda büyük önemi olan Ayasofya’dan alınmıştır. Bizans, Hindu ve Melez tasarımlar uyarlandığı için kendine has bir mimarisi yoktur. Fakat farklı kültürlerin birleştiği eserde ortaya muazzam bir tasarım çıkmıştır. Camii’nin arka balkonundaki yüzlerce çini Topkapı Sarayı’nda çıkan yangında zarar gören çiniler olsa’da bu çiniler yangında hasar görmesine rağmen tekrardan restore edilmiştir. 6 minaresinin 4’ünde 3 şerefe bulunmaktadır. Ön avluda kalan 2 minare ise her birine 2 şerefe olmak üzere toplamda 16 şerefe içermektedir. Sultan Ahmet Camii’nin kesinlikle en belirgin özelliği iç aydınlatmasıdır. Işığın 90 derece açıyla çarptığı yerde zümrüt ve altınlarla bezelenmiş çinilerin üstünde son derece doğal renkli bir manzara ortaya çıkmaktadır.
Sultan Ahmet Camii Nerede ?
İç tasarımı ile harika bir görünüm sergileyen 6 yüzyıllık Sultan Ahmet Camii Nerede ? Diyorsanız sizlere yol tarifi ile birlikte detaylı bir şekilde adresini yazacağız.
Adres: Sultan Ahmet, Atmeydanı Cd. No:7, 34122 Fatih/İstanbul
Fatih’te bulunan caminin konumu sebebiyle turistlerin gezdiği semt olduğu için turistik bir yer olma özelliğini neredeyse hiç kaybetmemiştir. Bir çok turistik tarihi mekanın olduğu Fatih’te kalabalık bir nüfus olmasından dolayı turizmin etkisi ile tamamen işlek bir yer haline gelmiştir. İstanbul’da bu denli bir öneme sahip olmasından dolayı otobüs seferleri’de dahil bir çok ulaşım yolu Fatih’e açılmaktadır.
Nasıl Gidilir ? (Yol Tarifi)
Sultan Ahmet Camii’ye gidiş için yol tarifi can alıcı güzelliği kabak gibi meydanda gözüktüğü için oldukça basittir. Eyüp ve Alibeyköy semtinden gelenler iki vesait kullanarak buraya ulaşabilirler. Öncelikle 99 yada 99Y Eminönü hattına binip Karaköy yada son durak olan Eminönü durağında indikten sonra hemen durağın karşısındaki tramvaya binip Sultan Ahmet Camii durağında inmeleri yeterlidir, direkt olarak önünde iniyorsunuz. Beşiktaş yönünden gelenler için önce 49T yada herhangi bir Taksim hattına binip Taksim’in tramvay durağında indikten sonra gene Eyüp’te yaptığınızın aynısını yaparak Camii’nin durağında inebilirsiniz. Karşıdan gelenlere özel olarak en yakında metrobüs durağına bindikten sonra Mecidiyeköy durağında inip 49T ve diğer Taksim hatlarına binip Taksim meydanında iniyorsunuz. Taksim meydanından gene tramvaya binerek aynı işlemi gerçekleştirip hemen önünde olacaksınız.
Sultan Ahmet Camii İçi
Işık bu caminin içinde belkide Türkiye’deki camiler arasında en güzel yansıyanı’dır. 10.000 metrekareden fazla alana sahip caminin iç dizaynı dünya standartlarındadır. Günümüzde dahi bu denli şık bir görüntüyü elde edemeyen bilime karşı inanılmaz bir kanıttır. 6 Farklı kubbesi son derece titizlikle matematiksel açı olarak tam yerleştirilmiştir. Her bukkesinde 14 pencere bulunmaktadır dolayısıyla Sultan Ahmet Camii içinde toplamda orta kubbede 28 pencere olduğunu’da hesaba kattığımızda 98 pencere bulunmaktadır. Bu pencerelerin her biri gün ışığının batış ve doğuşuna göre hesaplanarak caminin belli yerlerine yerleştirilmiştir. Işığı zümrüt gibi parlak madenlere en iyi şekilde vurması için özel olarak ayarlanmıştır ki caminin içine girdiğimizde direkt olarak büyüleniyoruz. Caminin iç kısmına vuran ışığı tekrardan yansıtmak için 200’e yakın küçük cam parçaları bulunmaktadır. Bu cam parçaları en üst kısımdaki mavi boyaya doğru sayısı azalarak gitmektedir. Sultan Ahmet Caminin içindeki büyük duvarlarda halifelerin isimleri hattat yazısı ile dinin sembolü olarak yazılmıştır. Ayrıca bu yazıların üst ve yan taraflarında Kuran-ı Kerim yazıları döşenmiştir.
Fotoğrafları
Sultan Ahmet Cami’nin fotoğraflarını burada görebilirsiniz.