Sivas ili’nin bulunmuş olduğu konuma bakılacak olursa Sivas tarihi İpek Yolu’nun üzerinde yer alıyor olması ile büyük bir önem teşkil etmektedir. Türkiye’nin yüzölçümü açısından en büyük ikinci ili arasında da yer aldığını göz ardı etmemek gerekir. Ayrıca Sivas pek çok bölge arasında da adeta bir geçiş görevi üstlenmiştir. Sivas gezilecek yerler kapsamında ulaşım ağı üzerinde olan bu şehirde kendinize ait çok pek çok şey bulacağınızdan emin olabilirsiniz. Sivas yüksek platoların ve dağlık alanların bulunduğu yerde yer alıyor olmasının yanında siz ziyaretçileri adına son zamanlarda gelişmiş olan hava yolları ile dört bir yandan yerli ve yabancı turist akınına uğramaya devam etmektedir.
Sivas’ın O Eşsiz Konumunu Yerinde Görmeniz İçin Nedenler
Siz ziyaretçilerine öncelikle Sivas isminin nereden geldiğini açıklayacak olursak, şehrin antik adı olan “Sebastia” sözcüğünden türemiş olduğu bilinmektedir. Sizleri çok saygın bir şekilde karşılayan Sivas bu durumu adeta isminden almıştır. “Sebastia” anlam itibari ile Yunancada saygıdeğer , yüce anlamları taşımaktadır. Bir diğer rivayete göre ise şehrin ismi Sebast kelimesinden gelmektedir. Sebast ise Farsçada “üç değirmen” anlamında kaynaklarda geçmektedir. Söylenenleri bir kenara bırakıp şehrin isminin her ne olursa olsun ismi kadar, kendisinin de sizleri büyüleyeceği anlara tanıklık etmeniz açısından rotamız Sivas diyelim.
Tarihi Subaşı Hanı
Sivas merkez de bulunan Tarihi Subaşı Hanı siz ziyaretçilerinin de oldukça kolay ulaşabileceği bir mekanda konumlanmıştır. Han’ın kitabesinin olmamasının yanı sıra Sivas Şeriye Sicil Defterinde Sivas Valisi Sinan Paşa vakfından olduğu düşünülmektedir. Üzerine sonradan ilave edilmiş olan ahşap bölümlerden oluşan han’ı iki bölümde incelemek mümkündür. Han 1984 yılında orjinal halinin korunması da göz önüne alınarak tamamen onarılmıştır. 2007 yılında yapılan onarım sonrası ise han’a doğalgaz sistemi sağlanmış, güvenlik içinde kamera sistemi kurulmuştur.
Sivas Ulu Cami
Anadolu’nun en eski camilerinden olan Sivas Ulu Cami aynı zamanda mimari yapısı ile de Anadolu da yer alan diğer camilere örnek teşkil etmiştir. Danişmend döneminin eserleri arasında sayılan camiye üç ayrı kapı ile girilmektedir. Yapının asıl giriş kapısından girerken kapının süslemesiz olduğu da gözlerden kaçmamaktadır. Onarım esnasında minarenin taşları daha sade olacak şekilde düzenlenmiştir. Ayrıca cami’nin Osmanlı Devrine ait 23 mezardan oluşan bir haziresi de yer almaktadır. Onarım sonrasında ulaşılan kitabede ise Kızılarslan Bin İbrahim tarafından Kul Ahi’ye yaptırılmış olduğu bilinmektedir.
Sivas Kalesi
Sivas’ın gelişmesinde büyük öneme sahip olan Sivas Kalesi daha sonraları Moğol tehlikesine karşı kalenin surları Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından tamir ettirilmiştir. Bu tamiri anlatan kitabeye ulaşmak için ise Sivas Müzesini de ziyaret etmeyi unutmayınız. Beş ile yedi kapı arasında olduğu bilinen ve kenti adeta kuşatan bu kalenin her onarımdan sonra değişen kapı sayısını da söylemeden geçmeyelim. Merkezde bulunan bu kaleye ulaşım oldukça kolay olarak sağlanmaktadır.
Çifte Minareli Medrese
Çifte Minareli Medrese’nin günümüze ulaşan tek özgün yapısı aynı zamanda Anadolu’nun en yüksek taç kapısına sahip görkemli taç kapısı olmaktadır. Sivas’ın sembolü nedir diye merak edecek olursanız da bu sembol Çifte Minareli Medrese üzerinde saklı olup, taç kapı üzerinde yükselen iki minare olmaktadır. Ayrıca medrese Darü’l- hadis adı ile de bilinmektedir. Medrese iki katlı olmasının yanı sıra dört eyvanlı bir yapıdan oluşmuştur. Siz ziyaretçilerimiz için ise bir güzel haber verecek olursak medrese günümüzde de hala sağlam yapıda olup, ziyaretçilerine açık konumdadır.
Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi
Cumhuriyet tarihimizde oldukça önemli bir yer yere sahip olan Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi Mustafa Kemal Atatürk ve Heyet-i Temsiliye tarafından 1919’lu yıllarda “Milli Mücadele Karargahı” olarak kullanılmıştır. Üç Katlı ve iç avlulu olan yapının, dış cephelerinde taş iç cephesinde ise ahşap kullanılmış olan malzemeler arasında yer almaktadır. Cumhuriyet yönetiminin temellerinin atılmış olduğu yapı, yapılmış olduğu andan itibaren okul binası işlevini üstlenmiştir. Daha sonraları ise Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından müze halinde düzenlenmesi planlanmıştır. Günümüze kadar ulaşmış olan tarihi kongre salonu ve Atatürk’e ait olan çalışma ve dinlenme odasını ziyaret ederek tarihi yerinde hissedecek olmanız sizler için şimdiden oldukça heyecan verici olmalı.
Yıldız Dağı Kayak Merkezi
En güzel ve en kolay ulaşım imkanına sahip olan kış turizm mekanları arasında yer alan Yıldız Dağı Kayak Merkezi 2006 yılları arasında gündeme gelmeyi başarmıştır. ” Sivas’ın Rüyası Gerçekleşiyor” sloganı ile gündeme gelen merkez başlatılmış olan birçok proje çalışmaları ile de kendisini sürekli yenilemeyi başarmıştır. Merkezde yer alan kar püskürtme sistemleri ile de kar olmasa dahi siz ziyaretçileri adına merkez her zaman tam anlamı ile hizmet vermeye hazırdır. Yalnızca kış sporları ile sınırlı kalmayan merkezde Yıldız Gölü üzerinde yapılan botla gezinti, dalış, balıkçılık gibi pek çok su sporu da faaliyet göstermektedir.
Sizir Şelalesi
Göksü Çayı üzerinde olan Sizir Şelalesi aynı zamanda Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır. Dinlemek için çevre halkın tek uğrak mekanlarından olan şelale’ye gelerek kendinizi dinlenerek yenilenmiş hissedeceksiniz. Ayrıca şelale’nin çevresi de doğa yürüyüşleri için oldukça uygun bir konumda yer almaktadır. Şehir merkezine 136 km’lik bir mesafede yer alan şelale’ye karayolları ile ulaşmak mümkün olmaktadır.
Aksu Parkı
Belediye tarafından yaptırılmış olan Aksu Parkı Sivas merkezde yer almaktadır. Sivas’a adeta farklı bir hava katan park içerisinde eğlence merkezlerinden, konser alanlarına , yürüyüş alanlarından, işletme ve bolca yeşillikli bir alan kadar sizlere pek çok imkanı bir arada yaşama keyfi sunmaktadır. Yaya olarak da ulaşabileceğiniz Aksu Parkına kendinizi dinlemeniz gerektiği her an kolaylıkla ulaşmanız mümkündür.
Şehitler Çeşmesi
Şehit Orhan Tunçöz Çeşmesi olarak da anılan çeşme mermer kabartmalarla ve başlıkları da kenger yaprakları ile süslenmiş bir şekilde sizlerin karşısına çıkmaktadır. Yalnız siz ziyaretçileri bekleyen sürpriz olarak nitelendirilecek olursa çeşme’nin 2007 yılında onarıldıktan sonra mozaik ve çimento kullanılmış yapısı kaldırılıp, mermerden imal edilmiş olan yalak konulmuştur. Kitabesine baktığımızda ise çeşmenin Sultan II. Mahmud tarafından yaptırılmış olduğu bilinmektedir.
Kesik Köprü
Sivas şehir merkezinde yer alan Kesik Köprü‘ye dolayısıyla ulaşımda oldukça kolay sağlanmaktadır. Kızılırmak üzerinde bulunan köprü aynı zamanda iki kısımdan da meydana gelmiştir. Birinci köprü yuvarlak, sivri ve aynı zamanda da 17 gözden oluşmuş olup, ikinci bölümü ise yuvarlak kemerli iki gözden oluşmuştur. İkinci kısmını altından su akmaması ziyaretçilerinin dikkatini her ne kadar çekmiş olsa da birinci köprünün devamı olması nedeniyle kullanıma devam edilmektedir.
Ahi Emir Ahmed Kümbeti
Kümbetin giriş kapısının dar ve basık olması sizleri korkutmasın, Ahi Emir Ahmed Kümbeti aynı zamanda Selçuklu mimarisine ait bir mihrap bulundurmaktadır. Kare kaide ve esas mezar odasının ortaya çıkarılma şekli ise Vakıflar Genel Müdürlüğünün kümbeti yenileme çalışmaları sırasında gerçekleşmiştir. Kümbet’in şehir merkezinde yer almasının yanı sıra Öğretmenevi, Kurşunlu Hamamı ve Behrampaşa Hanı’nın ortasında yer alması nedeni ile sizlere üç farklı mekanı zaman yönetimi dahilinde gezme imkanı sunmaktadır.
Kale Camii Hamamı
Aynı zamanda Kale Camisi Hamamı olarak da bilinen yapı içerisinde adından da anlaşılacağı gibi içerisinde cami ve hamamı içeren bir vakfiyesi bulunmaktadır. Vezir Mahmut Paşa tarafından yaptırılmış olan hamam aynı zamanda sizleri yormadan ulaşmanızı sağlayacak bir konumda il merkezinde yer almaktadır. Özellikle de kış aylarında seyahatiniz sonunda içinizi ısıtacak Sivas Kale Camisi Hamamı sonrası hamam gazozlarınızı da yanınızda bulundurmayı unutmayınız.