Anasayfa » Yazılar » Şanlıurfa Gezilecek Yerler

Şanlıurfa Gezilecek Yerler

Şanlıurfa Gezilecek Yerler

Şanlıurfa Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu bölgesinde yer alan, çok yönlü kültüre sahip bir kenttir. Zengin tarihi yapısı ve kültürel etkileşimin ortaya serdiği kültürel yapısı ile gezilecek hoş rotalara sahiptir. Eski zamanlarda adının Edessa olduğu bilinir. Kültürel yapısının zenginliği, birden fazla etnik kökenli insanın iç içe yaşamasından kaynaklanmaktadır.

Şanlıurfa Gezilecek Yerler Listesi

Kürt, Türk, Ermeni, Arap vb. etnik kökenli insanlar bir arada uyum içinde yaşarlar. Tarihin yansımaları ile hala günümüze farklı kültürel değerler katmaktadır. Şanlıurfa gezilecek yerler açısından ilk aklımıza tabii ki de; Balıklıgöl ve Göbeklitepe gelir.

Göbeklitepe

Dünya’nın en eski tapınak bölgesi olan Göbeklitepe, Şanlıurfa’nın 22 metre km uzağında, kuzeydoğu bölgesinde yer alır. Örencik köyü yakınlarında bulunmaktadır. Göbeklitepe’nin keşfi Dünya tarihinde de önemli bir değer kazanmıştır. Tarihi M.Ö 10.000 bin yıl öncesine dayanmaktadır. Neolitik çağa tanıklık eden Göbeklitepe’nin yapısı; T biçimindeki 10 ila 12 adet dikilitaştan oluşur. Dikilitaşlar yuvarlak planlı bir şekilde dizilmiştir. Ayrıca, ara bölümleri de taş duvarlarla örüldüğü gözlemlenmiştir. Sütunların ve taşların üzerinde farklı hayvan tasvirleri yer almaktadır. Arkeoloji kazı çalışmaları; 1995 yılında Şanlıurfa Müze Müdürlüğü’nün başkanlığında, Alman Arkeoloji Enstitüsü’nden Prof. Dr. Klaus Schmid’in de desteği ile ekip kurularak kazı çalışmaları başlamıştır. Dünya tarihinde birçok bilindik çizgileri değiştirmiş olan eski ve görkemli Göbeklitepe, UNESCO tarafından dünya mirası listesindedir. Tarihin gizli çizgilerine dokunmak için, mutlaka uğramanız gereken bir rota olduğunu söyleyebiliriz. Göbeklitepe Nerede ? diye merak ediyorsanız detayları yazımızda bulabilirsiniz.

Balıklıgöl

Balıklıgöl, Şanlıurfa tarihinde ve İslam tarihi açısından önemli bir yere sahiptir. Balıklıgöl Şanlıurfa kentinin, güneybatısında yer alır. Tarihte bu coğrafyada hüküm süren hükümdar tarafından, İbrahim peygamber yakılmak istenir ve bir ateş yığını oluşturulur. Dağın üzerinde halatlar ile gerdikleri İbrahim peygamberi ateşe doğru atarlar. Fakat, İbrahim peygamberin atıldığı yer göle dönüşür. Odunlar ise balık olur. Göle, Halil-ürrahman adı verilir. Gölün hemen yanında da küçük bir göl vardır. Bu gölünde, Peygamberin manevi kardeşi Zeliha’nın göz yaşlarından oluştuğu söylenir. O tarihten itibaren, göl ve göldeki balıklar kutsal sayılır. Balıklıgöl, tarihi hikayesi ve göl etrafında çevrili olan tarihi kalıntılar ile farklı bir atmosfere sahiptir. Her yıl sayısız yerli ve yabancı turistin ilgi odağıdır. Gölün hikayesini daha detaylı araştırabilir ve gölün atmosferini, tarihin gizleri ile beraber hissedebilirsiniz.

Şanlıurfa Kalesi

Şanlıurfa Kalesi, şehir merkezinde yer alır. Osroene tarafından, antik dönemde inşa edildiği kayıtlara geçmiştir. M.S. 814 yılında ise Abbâsîler tarafından kalenin duvarları inşa edilmiştir. Antik dönemden ve Abbasiler’den izler taşıyan kalenin, açık hava müzesi gibi olduğunu da söyleyebiliriz. Tarihte birden fazla uygarlığın yaşadığı Şanlıurfa coğrafyası, önemli dönemlere tanıklık etmiştir. Kalenin mimarisini görmek ve şehre kuşbakışı bakmak için, ziyaret edebileceğiniz hoş bir tarihi eserdir.

Şanlıurfa Arkeoloji ve Mozaik Müzesi

Müze, 1969 yılında açılmıştır. Müzede sergilenen eserler ise 1948 yılında toplanmaya başlandığı kayıtlarda yer alır. Şanlıurfa tarihine dair eserleri ve arkeolojik bulguları incelemek için ziyaret edebilirsiniz. Tarihe ilgisi olan ve tarihi eserleri sevenler için müze ziyaretleri kaçınılmazdır. Şanlıurfa Arkeoloji ve mozaik müzesi oldukça büyük ve kültürel tarihin zenginliği ile doludur. Müzede, Göbeklitepe ve Nevali Çöri ile alakalı etkilere de rastlamak mümkündür. Şanlıurfa tarihine, arkeoloji bulgular doğrultusunda yolculuk yapmak için tercih etmenizi tavsiye edebiliriz.

Hz. Eyyüb Sabır Makamı

Hz. Eyyüb Sabır makamı olarak bilinen bu yerde; Hz. Eyyüb peygamberin türbesi, güneyinde Elyasa Peygamberin türbesi ve Hz. Eyyüb Peygamberin hanımı Hz. Rahime annenin türbesi yer almaktadır. Ayrıca, Hz. Eyyüb Peygamberin sırtını dayadığı sabır taşı vardır. Sabır taşı, bazalttan yapılmıştır. Hikayesi ise; Hz. Eyyüb, yaşadığı hastalıklar sonucu Allah’a yakarışta bulunur. “Ya Rabbi bana zarar dokundu. Lisanen zikrine ve kalben ubudiyetime zarar vermektedir. Sen merhametlilerin en merhametlisisin.” Şeklinde dua eder. Cenab-ı hak ise; Cebrail (a.s) aracılığı ile vahiy gönderir. ‘’Ayağını yere vur’’ diye emreder. Bunun üzerine, Hz. Eyyüb peygamber ayağını yere vurur ve şifalı bir su fışkırmaya başlar. Kuranı Kerimde de; ‘’İşte sana yıkanılacak ve içilecek bir su’’ şeklinde tabir edilir. Şifalı suyun tarihte birçok hastalığa da iyi geldiği görülmüştür. M.S 460 yılında hüküm süren Bizanslı döneminde, Piskopos Nona, suyun cüzam, fil, gut gibi hastalıklara iyi geldiğini tespit eder. Bunun üzerine, bölgeye hastane ve hamam inşa edilir. Hz. Eyyüb Peygamberin nezdinde tarihe güzel bir yolculuk yapabileceğiniz bir rotadır.

Mevlid-i Halilulrahman Mağarası

Mevlid-i Halil Camii ve yanındaki Mağara, Hz. İbrahim peygamberin doğduğu yer olarak anılır. Camii Balıklıgöl çevresindedir. Peygamberin, buradaki mağarada dünyaya geldiğine inanılmaktadır. Bu nedenle camiye, Mevlid-i Halil Camii denilmiştir. Tarihi kayıtlara göre, ilgili yapının beş evreden geçtiği düşünülmektedir. Öncelikle Seleukoslar zamanında, bölgeye putperest tapınağı yapılır. Daha sonra, Yahudilik döneminde havran olduğuna dair bilgiler bulunur. M.S. 150 yıllarında Hristiyanlığın başlangıç dönemlerinde, Hristiyanlar Kilisesi adına Kilise inşa edilmiştir. Bizans hükmünde ise, Urfa Ayasofyası yapılmıştır. Osmanlı dönemindeyse; 1523 yıllarında Muhammed Salih Paşa tarafından en son Camii inşa edilir. Camii’nin mimari yapısı dikdörtgen şeklindedir. Mağara ile arasında yer alan duvara küçük bir minare inşa edilmiştir. Aynı şekilde Camii’nin güneydoğusu ile kuzeybatı bölgelerine minare eklenmiştir. Mevlid-i Halil Mağarası’nda yer alan su, zemzem suyundan sonra en şifalı su olarak görülmektedir. Önemli uygarlıklara tanıklık eden, İbrahim peygamberin doğduğu makam, Şanlıurfa tarihinde önemli bir değere sahiptir.

Tarihi Hızmalı Köprüsü

Tarihi Hızmalı köprüsü, Şanlıurfa’nın merkezinde eski şehrin kuzey bölgesinden geçen Karakoyun Deresi üzerinde yer alır. Onarım tarihi ise en eski olarak 1843 yılına uzanmaktadır. Köprünün; Karakoyunlu döneminde, Karakoyunlu Mehmet Beyin eşi Sakine Sultan tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Bir diğer hikayeye göre ise; Mehmet beyin kızı Sakine Sultan hacca giderken, Urfa’ya uğrar ve bu esnada köprüyü yaptırmıştır. Ayrıca, köprünün temeline de mücevherlerini, burnundaki altın hızmayı koyar. Rivayetlere göre; köprü yıkılırsa yeniden yapılması için, mücevherlerini koyduğu söylenir. Bu nedenle de köprüye, Hızmalı köprü adı verilmiştir. Sultan Sakine hanımın mezarı da Karakoyun deresindeki su kemerinde yer alır. Tarihi Hızmalı köprüsü, moloz taş  ve kesme taştan yapılmıştır. Orta bölümünde, büyük sivri uçlu kemerli bir göz şekli yer alır. Gözün içinde ise, daha küçük iki tane sivri kemerli göz bulunur. Kemerin iki tarafında da tahliye gözleri mevcuttur. Fakat, bu gözleri toprak kapatmıştır. Ayrıca, köprünün üzerinde gizli su kanalları bulunmuştur. Bu da köprünün eskiden, su kemeri olarak da kullanıldığını göstermektedir. Kendine has özel mimarisi ile görülmeye değer yerlerdendir

Urfa Kent Müzesi

Urfa Kent müzesi, 2014 yılında açılmıştır. Yaklaşık beş yıl önce açılan müze, Şanlıurfa tarihini bizlere sunan eserleri sergilemektedir. Müze, iki bin metrekare alana sahiptir. Sergilenen eserler, çok yönlü oluşu ile dikkat çekmektedir. Tarım, hayvancılık gibi alanların gelişim süreçlerini balmumu heykeller temsil eder. Ayrıca, tarihi yerlerin maketleri de yer alır. Sergilen eserler Urfa tarihine ışık tutmaktadır. Şanlıurfa’nın kültürel değerlerini, yemek ve yaşam biçimlerini, geleneklerini bizlere ayrıntılı bir şekilde sunmaktadır. Şanlıurfa tarihine dair kültürel birikiminizi tazelemek için, güzel bir ziyaret olacaktır.

Tarihi Kapalı Çarşı

Şanlıurfa Tarihi Kapalı Çarşı, Osmanlı döneminden günümüze kadar gelen kültürel zenginliğe sahiptir. Osmanlı’dan kalma iş hanları, tarihi hanlar, eski ticaret merkezi vb. Gümrük han çevresinde yer alır. Kapalı çarşıda yer alan Besten, Gümrük Han’ın güney bölgesindedir. 1562 yılında inşa edildiğine dair belgeler mevcuttur. Tarihi ve kültürel değerlerini koruyan çarşı, sayısız pazara sahiptir. Her yıl sayısız yabancı ve yerli turist ziyaret ederek alışveriş yapmaktadır. Pamukçu pazarı, Kazancı pazarı, Kınacı pazarı, İsotçu pazarı, kürkçü pazarı gibi sayısız alanda pazara sahiptir.

Reji Kilisesi

Reji kilisesi, Aziz Petrus ve Aziz Paulus Kilisesi olarak da bilinmektedir. Ellisekiz Meydan’ının kuzeydoğusunda yer alır. Kilise binası, 1861 yıllarında VI. Yüzyıldan kalma bir kilise kalıntısının üzerine yapılmıştır. Kilise, Hz. İsa Peygamberin iki havarisinin anısı adına inşa edildiğinden dolayı havarilerinin ismini taşımaktadır. Kilise 1924 yılında, TEKEL (Tütün ve Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri A.Ş. ) yöntemini verilir. Önce, tütün fabrikası olarak kullanılır. Daha sonra ise üzüm deposu olarak kullanılmıştır. TEKEL kelimesinin anlamı, Fransızca ’da Regie (Reji) anlamına geldiği için, yöredeki halk tarafından bu nedenle Kilise’ye Reji adı verilmiştir. Zamanla Kilise içerisinden çıkarılan, yazılı mezar taşları Urfa Müzesine gönderilmiştir. Kilise bir süre sonra, 1998 yılında Şanlıurfa Valiliği tarafından restore edilerek, 2002 yılında Vali Kemalettin Gazezoğlu Kültür Merkezi adı ile hizmete açılmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir