Anasayfa » Yazılar » Kahire Gezilecek Yerler

Kahire Gezilecek Yerler

Kahire Gezilecek Yerler

Sanat şehri olarak ifade edilen Kahire’de tarihe tanıklık yapmakta olan çeşitli amtların olduğu söylenebilir.

Kahire’de Gezilecek Yerler

Asırlardan bu yana yazarlara, düşünürlere, maceraperestlere, gezginlere ve fatihlere ev sahipliği yapan Kahire güzide kentlerden biri olarak karşımıza çıkar. Mısırlılar Kahire’yi Dünya’nın anası olarak tanımlar. Bir sürü fatihe imparatorluk kapısını açan kentin iç kısımlarına doğru uzanan Nil nehri, misafirlerini bereket ve anaç bir duygu ile karşılamaktadır.

Gize Platosu ve Piramitler

Kahire gezilecek yerler listesinin başında gelen Gize piramitleri, Gize semtindeki üç görkemli yapıdır. Bahsi geçen üç görkemli yapı; Mikerinos, Kefren ve Keops piramidi olarak tanımlanır. 3 piramitten biri olan Keops insanlar tarafından Dünyanın yedi Harikasından biri olarak kabul görmüştür. Gize bölgesindeki bu piramitlerin en küçüğü Mikerinos, ortancası Kefren, en irisi ise Keops’tur. Modern dünyada yaşayan insanların gizemini çözmekte zorlandığı piramitlerin, dönemin firavunu adına yapıldığı belirtilmektedir.

Piramitlerin içerisine senede iki defa gün ışığı aldığı söylenir. Piramitlerin içine giren güneş ışığının ilk günü Firavunun yaş gününe, diğer güneş ışığı ise firavunun tahta çıktığı güne tekabül eder. Günümüz koşullarında dahi, yapılan bu hesaplama mühendislik harikası olarak görülmekte ve kişilerde hayranlık hissi uyandırmaya devam etmektedir.

Keops piramidinin dünyanın yedi harikası olarak günümüze kadar gelen tek eser olduğunu ifade edebiliriz. Rivayetlere göre Keops’u, dördüncü hanedanlık zamanına denk gelen M.Ö 2560 senesinde Firavun Khufu’nun yaptırdığı zannedilmektedir. Yapım sürecinin yaklaşık olarak yirmi yıl devam ettiği bazı kaynaklarda yer alır. İki buçuk milyon taş bloktan yapılan eser yüz kırk beş metre yüksekliğinde ve bunun her biri on iki ton ağırlığındadır. Tüm bunların yanı sıra Keften piramidinin yüz kırk üç metre olduğu bilinmesine rağmen yerden on metre yüksekte bulunduğu için Keops piramidine nazaran daha büyük görünmektedir.

Kahire Mısır Müzesi

Kahire’de yer alan Mısır müzesinde Eskiçağ Mısır sanatına yani Antik Mısır uygarlığına ait en önemli yüz yirmi bin eser sergilenmektedir. En ihtişamlı koleksiyonu barındıran bu arkeoloji müzesinin hakkını vererek gezmek isteyen kişilere bir gün bile yetmeyebilir. Dolayısı ile gezmek istediğiniz bölümler hakkında bilgi sahibi olarak doğru kararı verebilirsiniz.

Müzeye girdiğiniz zaman mumyalamanın nasıl yapıldığını açıklayan bir kısımla karşılaşılmaktadır. Mumyalama işlemi sırasında kullanılan taş hafif meyillidir. Ölen kişi bu alana yatırılarak burun kıkırdağı kırılmış, beyni ise burun bölgesine ait olan kanaldan çekilmiş ve gözlerin içeri doğru düşmemesi amacı ile aynı yerden keten doldurulmuştur. Öteki taraftan ise bedenin yan kısımlarından açılmış olan minik deliklerden dört farklı organ herhangi bir zarara uğratılmadan çıkarılmıştır. Bedenden çıkarılmayan organ ise sadece kalptir. Kalbin vücutta bırakılmasının nedeni ise mahkeme günü geldiği zaman gerekli hesabın verilmesi içindir.

Çıkarılan organlar tekrardan hayata dönüldüğünde kullanılmak için testilere konulmuş ve mumyanın etrafına gömülmüştür. Çakal, mumya tanrısı olarak addedildiğinden dolayı mumyalamayı yapan kimse çakal maskesi takar. Mumyalama süreci kırk gün sürer ve aynı zamanda etlerin çürümesini engellemek amacı ile gizemi hala çözülemeyen sıvı vücuda sürülür. Son aşama ise bedenin ketenle sarılıp sandık içine koyma evresidir.

Tutankamun ismindeki Antik Mısır’daki en meşhur firavunlarından biri olarak kabul edilen bu kişi müze için önem teşkil eder. Tutankamun firavununun önemli olmasının nedeni mezarının korunur halde çıkarılmasından kaynaklıdır. Mumyası Luksor’da bulunan firavunun Kahire müzesinde piramitten çıkarılmış olan birçok altın eseri bulunmaktadır. Firavuna ait mumya ve özel odanın ziyaret edilmesi tavsiye edilir. Mezar odasında yer alan birçok eşya tarihten izler taşımakta ve insanların bilgi ile donatılmasını sağlamaktadır. Firavunun en önemli eşyalarından biri hançerdir. Hançerin özelliği ise yapılan birçok mikroskobik çalışma sonucunda meteor taşından üretildiği bilgisidir.

Nil Nehri

Mısır için ziyadesi ile önem taşıyan Nil nehri ülke için kilit bir noktada yer alır. Mısır Sahra çölünün doğu kısmında bulunur. Nil Nehrinin olmaması durumunda ülke yaşanacak bir yer olmaktan çıkacağı için bu ırmağa yaşamın nehri denir. Sadece Mısır topraklarına değil, bunun yanında medeniyet ve kültüre de yaşam verdiği söylenir. Dünya genelinde en uzun nehirlerden biri olan Nil, tahmini olarak 6650 kilometredir. Nehir güney kısımdan kuzeye doğru akmakta ve üç esas kola sahip olmaktadır. Üç ana koldan biri Beyaz Nil nehri, Atbarah ve Mavi Nil nehri olarak geçer.

Ekvatorun güney kısmından başlayan ve kuzey kısmında sonlanan Nil nehrinin etrafında büyüyen papirüs ismindeki bitki aracılığı ile ilk kâğıt hazırlanmak için kullanılmıştır. İnsan tarafından üretilen yapay anıtların yapım aşamasında Nil nehrinin rol oynadığını düşünülür. Piramitlerin inşa edilebilmesi için kullanılan büyük boyuttaki taşların taşınması ile alakalı kuramlardan biri Nil nehriyle ilgili olan ulaşımdır. Bu nehrin Antik Mısırlılar döneminden bu zamana kadar çeşitli büyük medeniyetlerin oluşmasında etkili olduğu bilinen gerçeklerden biridir. Lüks yolculuğu seven kişiler için Nil nehri üstünde yapılan turlar önemli olabilir.

Al-Azhar Parkı

Kahire şehrinden biraz uzaklaşıp dinlenebileceğiniz harika bir yer olan Al-Azhar Parkı, Kahire gezilecek yerler listesinde önemli bir yerde bulunmaktadır. Yürüyüş yapıp ve yemek yiyeceğiniz bu yerde hoş vakitler geçirebilirsiniz. Park’a Bab Zuwelia’dan yürüyerek rahatça ulaşabilirsiniz.

Qarafa (Ölüler Şehri)

Ölümden sonra kabir hayatına inanılan Kahire’de Qarafa adında ölülere özel bir şehir yapılmıştır. İlginç ve korkutucu bir görünümü olan Ölüler Şehri’nin muhtemelen Kahire’de gezilecek yerlerin en ürkütücü ve gizemli yeridir. Mezarların hemen üstünde ölülerin yaşamaları için yapılan evler, çadırlar ve bir çok değerli eşyalar bulunmaktadır. Daha önceden bu evlerde ve ölüler için yapılan yerleşim yerlerinde çok daha değerli olan altın gibi eşyaların ve yiyeceklerin konulduğu’da bilinmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir