Koyu İstanbul sakinleri için vazgeçilmez bir yer olan Eminönü, tarih kokan yolları ve sahil kenarı ile gelenlerin içine huzur veriyor.Eminönü İstanbul şehrinin keşfedilmesinden beri insanlar tarafından güzel sahil kenarı sayesinde neredeyse hiç boş bırakılmamıştır.Tarihi Bizans devletine kadar uzanmaktadır.Osmanlı imparatorluğunun tarihi eserlerinin büyük bir hassaslık ile tutulduğu Eminönü meydanında tarihi halka tatlısı satanlar, balıkçılar, turşucular çok meşhurdur.Balıkçılar ve tarihi tatlıcı varyasyonuna bağlı kişiler çalışırken üzerinde Osmanlı kıyafetleri olduğu için Eminönü’ye ayrı bir hava katıyor.Gerek buradan kalkan vapurlar ile karşıya geçmek için gelenler gerekse gezip görülmesi gereken yerleri için gelenler Eminönü semtini zamanla daha’da kalabalık bir turistik semt haline getirmiştir.
Eminönü Tarafında Mutlaka Gezilip Görülmesi Gereken Yerler
Otobüs hatlarının genelde ilk ve son durağı olan Eminönü semtinde İstanbul için çok önemli olan yerleri sizlere tanıtacağız.Eminönü’de bulunan tarihi eserlerin birçoğu dünyaca siyasi, politik ve turistik konularda geçmektedir.Kısacası dünyanın konuştuğu mimari yapıtları içinde saklıyor resmen.İstanbul’da yaşayan kesimin hafta sonu gezmeye gittiği yegane semtlerden olmuştur.
Eminönü Balıkçıları
Meydan dediğimiz Roma antik tiyatrosunu andıran merdiven dizilimi ile çok büyük bir alan olmasa’da Eminönü medyanı ile denize bitişik olduğu yerde sıralı halde duran balıkçılardır.Yan yana 4-5 balıkçı teknesi ile denizin üstünde zemine bağlı şekilde duran bu balıkçılar Eminönü limanına yakın yerlerde tuttuğu balıklardan yemeklerini sunuyorlar.Balıkçıların gece gündüz taze taze avladıkları levrek,somon, hamsi gibi balık türlerini aynı gün içinde sattıkları için gerçekten güzel bir tadı oluyor.Buraya herkes balık ekmek yemek için gelir ve meydanda balık ekmek yemeden dönmezler.Genelde çok fazla kalabalık olduğu için deniz sefasını sürerken o ünlü balıkçı teknelerinde yemeğin zevkini tam alamıyorsunuz ama kesinlikle gitmek için değer.Özellikle hafta sonu gerçekten tıklım tıklım oluyor.Tamamen doğal olarak yaptıkları turşu suyu ise en çok rağbet gören diğer ürün.Emin olun eğer turşu suyunu sevmiyorsanız buradaki bardaklardan içtiğinizde artık sevmeye başlayacaksınız.
Galata Köprüsü
Eminönü öyle bir yerdir ki dört tarafı İstanbul’un en turistik yerlerine gitmektedir.İstanbul’un ulaşımı için tam bir merkez haline gelen ilçenin Galata Köprüsü ise Karaköy ile Eminönü’nü, Karaköyden’de Galata kulesine hatta Beyoğlunu’da bağlar.Bu köprünün sağ ve sol şeridindeki kaldırımlarda Eminönü’ne balık tutmak için gelen oltaları ile sürekli balıkçılık sporunu yapan insanlar olur.Sağ kaldırım tarafı daha yoğun olan Galata köprüsünde kaldırımdan yürürken futbol topu ile oyun oynattıran esnaflarda vardır.Sol kaldırımından Eminönü balıkçıların karşısına indiğinizde içki ve balık eşliğinde yemek yiyebileceğiniz daha lüks dükkanlar sıralı halde dizilmiştir.Denize 5 metre yakınlıkta olan bu dükkanlarda Haliç denizindeki martıların oynaşmasını izlerken yemek yiyebilirsiniz.
Yerebatan Sarnıcı (Bazilika Sarnıcı)
Eminönü içinde kalan Yerebatan Sarnıcı, Ayasofya’ya yakınlığı ile bilinse’de ikisi’de ayrı ilçelerde kabul edilmiştir.Dünya üzerindeki en popüler turistik bazilika’dan birisidir.Bu bazilikanın tarihi Bizans devletine kadar dayanır.Dolayısıyla Eminönü tarihi’de Bizans devleti hatta ondan öncesine kadar uzanmaktadır.Son 2 yüzyılda muazzam bir turist akını alan Yerebatan Sarnıcı, Yunanlılara göre Medusa’nın ini efsanesi olarak kabul ediliyor.Her gün suyuna binlerce madeni para atılan sarnıcın yaz aylarında günlük 10.000’den fazla madeni para atıldığı söyleniyor.Taş halindeki devasa baş heykelleri sayesinde bu kadar popüler oldu.
Mısır Kapalı Çarşısı
Beyazıt’taki kapalı çarşı ile çok yakın mesafededir.Eskiden bu kapalı çarşı %80 civarı ahşap olduğu için İstanbul’a zarar verecek büyüklükte yangınlar ortaya çıkmıştır.1000 yıldır bu çarşının hizmetkarları hiç eksik olmamıştır.Çok hareketli bir ticaret yeri olan Eminönü’de seyyar satıcılar, çarşının içinde kuyumcular ve yeni nesil eşya satan yerler bolca bulunuyor.Aynı zamanda tarihin nostaljik eserlerini tahta ve ahşaptan yapan el işçilerinin hoş dükkanları’da vardır.Eğer ki restore edilmek zorunda kalmasaydı o 15 metre uzunluğundaki kapıdan içeri girdiğiniz anda duvarlarında tarihi bulacaktınız.
Rüstem Paşa Camiisi
Eminönü turu esnasında es geçilen bir yerdir bu yüzden eklemek istedik.14. yüzyıl’da dünyanın en becerikli mimarı olan Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir.Neden burayı Eminönü’de gezip görmeniz gereken yerler arasına eklediğimizi merak ediyorsanız Mimas Sinan yaptığı eserlerden farklı olarak derin anlam taşıyan oyma taşlar, hattat yazıları, duvar ve temel mimarisi kullanmıştır bu yüzden gidin ziyaret edin görün derim.
Hünkar Kasrı
Yeni Camii’nin batı kanadında 3. Murad döneminde Padişah tarafından bizzat yaptırılan Kasırdır.Dünya Restorasyon ödülü’nü kazanan Hünkar Kasrı yıkılmaması için restore edilirken en güvenli şekilde yenilenen turistik yer oldu.
Yeni Cami (Valide Sultan Cami)
Eminönü’de Yerebatan Sarnıcından sonra mutlaka gitmeniz gereken yerdir.Bu cami ilçenin 3 önemli mekanını içinde barındırıyor ve bağlantısını sağlıyor.Mısır Çarşısı, Rüstem Paşa Cami, Hünkar Kasrı gibi eserlerin merkezidir ve Türkler için manevi anlam taşımaktadır.Bu cami Osmanlı tarihinde inşa edilmiş olan bütün camilerden daha uzun bir sürede bitmiştir (66 yıl).