Ülkemizin Cumhuriyet kurulduktan sonra başkent konumuna gelen şehri Ankara, gezilecek yerleri ile İstanbul’dan hemen sonra en önemli şehir olarak karşımıza çıkıyor. Atatürk’ün kabrinin yattığı Ankara, hem meclis binaları hemde 13 Ekim 1923 tarihinde başkent ünvanını metropol şehirden alması ile dahada önemli bir hale gelmiştir. İç Anadolu bölgesinde yer alan Ankara’nın bir çok tarihi ve turistik yapısı bulunmaktadır.
Anıtkabir (İlk güzergah)
Cumhuriyet şehri Ankara’ya gezi için yada herhangi bir sebep için gelip’de birde şurada gezeyim diyenlerin ilk güzergahı Anıtkabir olmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün nâşının yattığı Anıtkabir ziyaretinden sonra hazırladığınız Ankara gezilecek yerler listesine başlayabilirsiniz.
Ankara’da Gezilecek Tarihi Yerler
Ankara’nın uzun zaman önce neolitik çağlara kadar uzanan tarihi yerlerini bu başlık altında toplayacağız. Tarihte Ankara ilimiz ülkemizin diğer tarihi illerinden aşağı kalmayarak Eski Taş Çağına ait insanlık tarihine kadar uzanan bir serüvenle buralara kadar gelmiştir. Bazı ilçelerinde antik kentler, Polatlı ilçesinde ise bilinen insanlık tarihinin ilk çağına ait eserler ortaya çıkartılmış.
1. Mehmet Akif Ersoy Evi
Cumhuriyet döneminde yaşamış ve ülkemizin en önemli şairi olan Mehmet Akif Ersoy’un bizzat yaşadığı evinde balmumu heykelleri ile kendisinin hayat serüvenini anlatan güzel bir müze yapmışlar. Buraya geldiğinizde İstiklal Marşının oluşturucusu olan şairin hayatını ve yaşadığı olayları sanki içindeymişsiniz gibi anlayabiliyorsunuz. 1943 yılında açılan müzenin kapanış saat 16:00 olduğu için ziyaret etmek istiyorsanız erkenden gitmelisiniz.
2. Ankara Kalesi
Galyalılar’ın ilk başta Ankara’ya Milattan Önce 300 ile 400 yılları arasında Yunanistan’dan göçerek yerleştiğinde yaptığı kaledir. Galyalı halkından sonra dört yönetim daha değiştiren kale, en sonunda Türkiye Cumhuriyetinin oldu. Kale 1832 yılına kadar çok kez harap olup tekrardan restore edilmiş, işgal edildikçe insan eli gene değmiştir. Bu sebepten dolayı 3000 yıllık tarihinin izlerini duvarlarında taşımaktadır.
3. Kocatepe Cami
Çok büyük bir dini yapı olan Kocatepe Cami, Ankara’da gezerken destinasyon listesine ekleyeceğiniz yerlerdendir. İslami yapılar arasında Ankara’daki en büyük ve yapımı en uzun süren yapıdır. Aralıksız 20 yıl boyunca çalışmanın sonucunda 1987 yılında açılan Cami, ilk başta büyükşehir belediyesinin fikri olsa’da kutsal yerin yapılmasının çok uzun sürdüğü gerekçesi ile Diyanet başkanlığı görevi devralmıştır. Bugün 4 minaresi bulunan caminin ilk projesi dine aykırı derecede modern olduğu düşünüldüğü için bir aralar askıya alınmıştı.
4. İsmet İnönü Evi
Ankara’da Cumhuriyet dönemine ait yapılar görmek istiyorsanız ikinci durağınız İsmet İnönü’nün yaşadığı “Pembe Köşk” olmalıdır. 1927 tarihinde satın aldığı büyük villanın içinde sadece yaşamamış, aynı zamanda ülkede düzenlenen ilk sanatsal etkinliklere ve organizasyonlara öncülük etmiştir. Atatürk’te bir çok akşam yemeğini burada İsmet İnönü ile beraber yemiştir. Bu yüzden Atatürk’ün sıklıkla geldiği ve akşam yemeği yediği yemek masası Pembe Köşk’ün içindeki en anlam içeren yerdir.
5. Ankara Bağevi
Bir önceki dönemimiz olan Osmanlı imparatorluğundaki meşhur Bağ evlerini anlatan bir nevi müzedir. İçinde dönemin Bağ evinde ne varsa konseptine uygun şekilde yerleştirilmiş ve adeta bir tarih yaşatılmıştır. Hattat yazılarıyla süslenmiş perdeler, koyu kırmızı bir Bağ evi halısı ve 17. yüzyıla özel ev dekorasyonu ile kanepesine oturup insanın içinden yayılmak geliyor.
Ankara’da Gezilecek Müzeler
Başkent Ankara’nın tarihini içeren müzelerin tamamı Cumhuriyetin kuruluşundan sonra açılmıştır. 18. Yüzyıl’da gösterime açılan müzelerin neredeyse hepsi gene aynı dönemi temsil eden koleksiyonları içeriyor.
1. Anadolu Medeniyetleri Müzesi
Hititler dönemindeki antik eserlerden oluşan koleksiyonları’da vardır. 1921 yılında Atatürk’ün bu şehirde ve etrafında Hititlere ait çok fazla eser olduğunu düşünmesinden dolayı bu fikri ortaya atması ile çalışmalara başlandı fakat bir türlü açılamadı. Ancak 1968 yılında halka açılan müze Kurşunlu ilçesinde yer alıyor. Paleolitik dönemden bu yana gelen Osmanlı imparatorluğuna kadar koleksiyonları sırayla listelenmiş.
2. PTT Pul Müzesi
Devlet derecesinde anlaşmaların kağıtlarında, mektuplarda, önemli bilgiler içeren zarflarda kullanılan pulların koleksiyonunu yapan müzedir. 1926 yılında bazı devlet ihtiyaçlarını finanse etmesi amacıyla Atatürk tarafından kurulsa’da, 2013 yılında amacı doğrultusunda kullanılamadığı için müzeye dönüştürüldü.
3. Cumhuriyet Müzesi
2. Türkiye Büyük Millet Meclisi binası olarak 1961 tarihine kadar ülkemizin hak ve adalet yasalarının çıkarıldığı binadır. Yerini yeni yapılan binadan sonra Arap emirlikleri ile açılan bir kuruma bırakan bina, kurumun kapatılmasından sonra Kültür bakanlığınca tekrar alınmıştır. Cumhuriyet müzesi olmasının sebebi müzenin içinde Cumhuriyetin kurulmasından itibaren ilk 3 cumhurbaşkanının dönemi ile alakalı eserler bulunduğu içindir. Sadece bu üç cumhurbaşkanının eserlerinin olduğu müze, 1992 yılında açılıp tekrar 2001 yılında ziyarete kapatılmıştır. Aradan 7 yıl geçtikten sonra ziyarete tekrar açılan müze, şu anda gelen turistlere Cumhuriyet döneminden çok önemli bilgiler veriyor.
Ankara Gezilecek Diğer Yerleri
Diğer olarak nitelendirdiğimize bakmayın, asıl tur burada başlıyor.
1. Tuz Gölü
Kristal tuzlardan oluşan gölün inanılmaz bir görüntüsü var. Yüzeyinden yürüyebildiğimiz tuz gölü, kış aylarında buz tutmasıyla gri ve beyaza karışık bir görünüm elde eder. Şereflikoçhisar ilçesinde yer alan Tuz gölü, ülkemizin en önemli tuz içeren göllerinden biridir.
2. Atakule
Şehrin simgelerinden biri olan Atakule, 125 metre uzunluğuyla şehrin yakınlarından görülebiliyor. Ankara gezilecek yerler planınızı yaparken Atakule’de şehri yüksekten görürken yapmanız daha mantıklı.
3. Kuğulu Park
Metropol haline gelmeye az kalmış olan şehrin her yerinde binalar ve apartmanlar oluşmaya başladı. Nitekim Kuğulu Park bu sitelerin ortasında yer alan doğanın bende buradayım dediği bir parktır. Parkın bu kadar rağbet görmesinin sebebi’de şehir havasından ve beton görmekten sıkılan Ankara ahalisinin bir nevi soluklanmak istemesi. Yaz aylarında ağaçlarının gölgesinde bir bankına oturup serinlerken “kuğu” gibi süzülen Kuğuların sıra halinde yüzmesini seyretmek güzel bir his.
4. Tunalı Hilmi Caddesi
İstanbul’daki Kadıköy moda diyebiliriz aslında bu caddeye. Hem etnik grupların dağılımı hemde sosyal platformunun benzemesi ile gerçekten güzel bir benzetme olduğunu düşünüyoruz. Caddenin sağ ve solunda meşhur restoranlar, seyyar satıcılar olduğu için burada düzenli yaşayan Ankara yerlisi yemek yemeye ve biraz kafa dağıtmaya, zaman geçirmeye bu caddeye çıkar.
5. Mogan Parkı
600.000 hektarlık alana ayrılmış parkın içinde yok yok ! Gölü mü dersin, yeşilliği üstünde koşmaya müsait çayır çimeni mi dersin her şey içinde. Mogan Gölündeki balıkları bir yere oturup seyre dalmak, çimenlerinde bağdaş kurup sevdiklerinizle muhabbet etmek başlıca aktiviteleri arasında. Ayrıca iç açıcı bir doğa manzarasına sahip parkta restoranlar’da bulunmaktadır.